Bizim Mekan
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
Bizim Mekan

Gebelik annelik kadınca tüm konular.
 
AnasayfaAnasayfa  KapıKapı  GaleriGaleri  Latest imagesLatest images  AramaArama  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yap  

 

 çocuklaın anne ve babalarına uyguladığı terör

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
ReFRa
ADMİN
ADMİN
ReFRa


Mesaj Sayısı : 541
Kayıt tarihi : 17/07/09
Yaş : 35
Nerden : SAMSUN

çocuklaın anne ve babalarına uyguladığı terör Empty
MesajKonu: çocuklaın anne ve babalarına uyguladığı terör   çocuklaın anne ve babalarına uyguladığı terör EmptyPaz Tem. 19, 2009 2:10 am

Dr. Murat Kınıkoğlu:
Modern yaşamın başımıza sardığı en büyük dertlerden birisinin
'çocukların anne babalarına uyguladığı terör' olduğuna
inanıyorum. Etrafımda (kendim dâhil) bu terörden mustarip pek çok
anne baba var. Hele anneler çocukları tarafından öyle bir
sıkıştırılıyorlar ki çoğu farkında bile olmadan depresyona
giriyor.
Geçenlerde uyku bozukluğu, sabah yorgunluğu, endişe hali ve kolay
ağlama şikâyetleri ile gördüğüm hastama 'Sizi üzen, sıkan önemli bir
sorununuz mu var?' diye sorduğumda 'İki küçük çocuğum var...'
diye cevap verdi... Öyle acınacak bir halleri vardı ki anlatamam...
Yanındaki kocası da başını salladı, iki
küçük çocukları var ya 'Depresyona girmek için daha ne olsun
doktor bey....' der gibiydiler.
Şurası bir gerçek ki bizim ülkemizde doğumla birlikte ailenin
yaşamı baştan aşağı değişerek 'bebeğin rahatını sağlama'
üzerine kurulu yeni bir dönem başlıyor. Bebeklik dönemi boyunca,
anne babanın kendileri için vakit ayırmaları en büyük yasak, en
büyük vicdan azabı... Çoğu annede muazzam bir sahiplenme duygusu;
televizyonda izlediğimiz Amazon belgesellerindeki yavruları
boyunlarına asılı maymunlar gibi nerdeyse çocuklarını hiç
kucaklarından indirmeyecekler.
Bir de işin ekonomi boyutu var. Doğumla birlikte, çocuğun
ihtiyaçları bir daha hiç geriye düşmemek üzere aile bütçesinin
en önüne yerleşiyor; çeşit çeşit biberonlar, bebek arabaları,
pusetler, kucaklıklar, sırtlıklar, arabaya konan ayrı, arka
koltuğa ayrı... Ya çocuk bezlerine ne demeli... Bantlısı
bantsızı, sızdıranı sızdırmazı, yumuşağı ipek gibisi...
Bizim popomuz popo değil miydi, altımızda zımpara gibi Amerikan
bezleriyle büyüdük, hangimizin popo estetiğinde bir zayıflık var?
İşin garip tarafı bu 'çocuk terörü' belası daha çok bizim
ülkeye has bir sorun gibi görülüyor. Amerikalı bir annenin
çocuğunun peşinden elinde mama tabağı ile saatlerce gezdiğini
duydunuz mu? Yakınımızda oturan Fransız bir aile var, sabah
küçük kızlarının okul servisine binme saatinde evlerinin
önünden geçiyorum, daha bir gün bile annelerinin pencereye çıkıp
arkalarından baktığını görmedim. Bizim paşaların, prenseslerin
okul servis törenini ise hepiniz görmüşsünüzdür; kapıdan
elinden tutarak çıkarmalar, birlikte karşıya geçirmeler, servise
bindirmeler, arkasından gözler yaşlı el sallamalar, öpücük
atmalar...
Sanki çocuklarını okula değil de hacca ya da cihada yolluyorlar...
Bebeklik, çocukluk derken, aileler arası en büyük mücadele
'çocuğu en iyi okulda okutma' engelli yarışları ile devam ediyor.
Şu kurs iyi, bu daha iyi, şundan özel ders, o dershane, bu
dershane...
Kemerleri sıkıp, uğraşıyoruz ki sonunda çocuğumuz gene paralı
bir okula girsin ve biz de çileye devam edelim... Hâlbuki rahmetli
babam, benim daha iyi bir okula gitmem gerektiğini söyleyen anneme
'Oğlum akıllı malı nede, oğlum deli malı nede?' şeklinde bir
vecize söyleyip kenara çekilmişti.
(Günümüz Türkçesiyle: Eğer çocuk akıllı ise zaten başarılı
olur, yok akıllı değilse boşuna uğraşma en iyi okula da gitse
adam olmaz) Doğrusu zaman zaman çocukların bu rahatını ve
saltanatlarını kıskanmıyorum dersem yalan olur. Oğlumun cep
telefonu benimkinden yeni model, kızımın çizmesi annesininkinden
daha pahalı ve çoğumuz şöyle veya böyle çocuklarımıza
imkânlarımızı aşan bir yaşam tarzı sunmaya çalışıyoruz.
Sabah işe giderken yakınımızdaki devlet okuluna giden çocuklarla
karşılaşıyorum. Çoğunun ayağında (nedense bağcıkları

çözük) tek tip, kocaman, marka bir bot var ve çoğunun anne
babasının o botu almak için çok daha lüzumlu bir harcamayı
ertelediklerinden eminim... Üstelik sağlanan o kadar imkâna rağmen
hala halinden memnun olmayan ve daha fazlasını, yetmedi daha
fazlasını isteyen mutsuz çocuklarımız var. (Bundan 40 yıl önce
ilk depresyonun görülme yaşı ortalaması 29 yaş iken şimdi 14)
Bilmem sizde benim gibi çocuklarınıza sağladığınız imkânları
kendi çocukluğunuzdaki imkânlarınızla kıyaslıyor ve sinirleniyor
musunuz? İlkokulu bitirene kadar tek servetim beş-on bilye, bir
lastik veya metal çember ve bir sapandı (O da herkesin eline
geçmezdi özellikle çember). Bütün gün çemberin peşinde
tabanlarım sızlayana kadar sokak sokak dolaşmaktan ne anladığımı
hatırlamıyorum ama hava kararıp da yorgunluktan bitap eve
geldiğimde son derece mutlu olduğumu çok iyi hatırlıyorum...
Unutmayalım ki çocuklarımıza vereceğimiz en güzel şey, neşeli
ve mutlu bir aile ortamıdır. Gecelerini uykusuz geçiren, çocuğu
için özel zevklerinden ve tüm hobilerinden vazgeçmiş anne
babalarla mutlu bir aile ortamı sağlayabilirmiyiz? Yapılacak şey
belli... Tüm dünyanın ezilen anne babaları, çocuk terörüne
karşı eyleme geçmenin zamanı geldi geçiyor...
Birleşelim...
Yarından tezi yok önlem alalım...
Yaşamak bizim de hakkımız.....
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://bebegim.forummum.com
 
çocuklaın anne ve babalarına uyguladığı terör
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» anne olmadan önce...........
» anne adaylarına önemli uyarı
» anne sütünü artırma teknikleri
» diş gelişimi anne karnında başlıyor
» anne sütü ile ilgili merak edilenler

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Bizim Mekan :: BEBEĞİM BÜYÜYOR:) :: Dogumdan sonra bebek ile ilgili konular-
Buraya geçin: